1.İdari yapısı : Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Orman Genel Müdürlüğü, Isparta Orman Bölge Müdürlüğü, Gölhisar Orman İşletme Müdürlüğü’ ne bağlıdır.
2. Mülki Yapısı ve Büyüklüğü :
Dirmil Orman İşletme Şefliği, mülki açıdan Burdur ili , Altınyayla ilçesi (Altınyayla ilçesi, Asmabağ, Kızılyaka, Çatak, Çörten ve Ballık köyleri mülki sınırlarını) sınırları içerisinde yer almaktadır. İdari bakımdan Isparta Orman Bölge Müdürlüğü, Gölhisar Orman İşletme Müdürlüğü’ne bağlıdır.
Büyüklüğü: İşletme Şefliğinin genel sahası 19953,9 hektardır. Bunun 15862,4 hektarı ormanlık (%79), 4091,5 hektarı ise ormansız açık alandır. Ormanlık alanın 11847,9 hektarı verimli orman (%75), 4014,5 hektarı verimsiz (bozuk) ormandır.
Verimli Orman Alanı : 11847.9 Ha.
Verimsiz Orman Alanı : 4014,5 Ha
Ormanlık Alan : 15862,4 Ha
Ormansız Alan : 4091,5 Ha
GENEL Toplam ALan : 19953,9 Ha
3.-Piyasa ve Tüketim Merkezlerine Uzaklığı:
Dirmil Orman İşletme Şefliği ormanları en yakın tüketim merkezi Gölhisar ilçesine 35-50 Burdur’a 150 km, Isparta’ya 175 km, Antalya iline ise 180 km, Denizli’ye 120 km. Fethiye ilçesine 130 km.dir. Bu yerleşim yerlerine asfalt yol ile bağlı olup yılın her mevsimi ulaşıma açıktır.
4.-Topoğrafik Yapı:
Arazi genellikle dört yön doğrultusunda derin vadilerle parçalanmış durumdadır. Ana sırtlarda genellikle kuzey ve güney doğrultusunda uzanmaktadır. Ana sırtlardan her yöne uzanan yan sırt ve dereler doğmaktadır. Arazi özellikle ormanlık sahalarda çok engebelidir.
5.-Halk – Orman ilişkileri:
Geçmiş yıllarda yapılan ormancılık çalışmalarında yerel halkın katılımına gereken özen gösterilmemiştir. Son yıllarda ormancılığımızda gündeme gelen yeni yaklaşım sonucunda halka önem verilmeye başlanmış, ormancılık çalışmalarının yöre halkına yaptırılarak köylere gelir sağlama arayışlarına girilmiştir. İlk kez bu planlama çalışmalarında yerel halkın katılımına büyük ağırlık ve önem verilmiştir.
1900'lü yıllarda orman-halk ilişkileri son derece olumsuz gelişmeler göstermiştir. Yoğun orman tahripleri vardır. Orman içi ve kenarı köylerde yaşayan halkın çok büyük bir çoğunluğu orman suçlarından ceza almıştır. 2000'li yıllarda bu ilişkiler giderek düzelmeye başlamış, kaçak kesimler düşmüştür. İlişkiler giderek düzelmekle birlikte, halen çözülemeyen bazı sorunlar vardır.
Bu sorunları belirlemek ve çözümlerinde katkı sağlamak için muhtelif tarihlerde köy toplantıları yapılarak bütün paydaşların katılımı ile sözlü görüş alış verişi yapılarak planlamada dikkate alınmıştır.
6.-Orman İçerisinde Ve Civarında Halkın Geçim Olanakları:
Orman İşletme Şefliği dâhilinde halkın geçimi küçük sanayiye dayanmaktadır. Harman makinesi, ekin biçme makinesi, römork, su tankı, kireç söndürme makinesi ve basit tarım aletleri üretimi yapan atölyeler bulunmaktadır. İlçenin en önemli gelir kaynağı ilçede bulunan kireç ocaklarıdır. İlçe ve köylerinde küçük el sanatları olarak da sipariş üzerine el tezgâhlarında kilim ve halı dokunmaktadır.
Altınyayla’nın tarıma dayalı ekonomisi yok denecek kadar azdır. Bunun sebebi ovasının küçük ve çevresinin dağlık oluşudur. Ovanın küçük olmasının yanında sulak ve verimlidir. Buğday, mısır, şeker pancarı vs üretimi yapılmaktadır. İlçede hayvancılık önemli bir geçim kaynağı olup, hayvan varlığı içinde küçükbaş havanlar büyük bir yer tutmaktadır. Ormancılıkla ilgili faaliyetleri de kendileri yapmaktadır. Dirmil Orman İşletme Şefliği dâhilinde haritada görüleceği üzere tarım arazisi oldukça az ve özellikle ormanın yoğun olduğu Ballık köyünde ormandan kazanılmış olup sulama imkânları kısıtlı ve eğimlidir. Buna paralel olarak arıcılık ve hayvancılık en önemli gelir kaynağı olmaya başlamıştır genç nüfusun bir kısmı diğer şehirlerde özellikle Antalya, Fethiye ve Denizli’de geçici işçi olarak istihdam edilmektedir.
İlçe merkezinden haftanın belirli günlerinde doğrudan şehirlerarası otobüs Burdur, Denizli, Fethiye ve Antalya’ya kalkmaktadır. Ormanlık alanlardan kayıtsız olarak toplayıp sattıkları Mantar, Kekik ve Çalba otu en önemli geçim kaynakları olmaya başlamıştır. Son yıllarda meyvecilik, özellikle sebze seracılığı alanında büyük başarılar sağlamışlardır. Arıcılık yaygınlaşmaya başlayınca ormana baskı azalmıştır. Özellikle Ballık köyü civarındaki ormanlarda üretilen balın piyasa değeri oldukça yüksek olup (30.00Tl/kg) vazgeçilmez bir geçim kaynağıdır. Bunlara ek olarak son yıllarda kültür mantarı üretimi en önemli gelir kaynağı haline gelmiştir. İlçe ve köylerinde 165 adet kültür mantarı üretim tesisi mevcuttur.Her yıl düzenlenen Altınyayla yağlı güreş sporu ilçenin önemli bir sosyal ve tanıtım rehberi haline gelmiştir.bu açıklamalara ilişkin ayrıntılı bilgi 3.4.5 Sosyo-Ekonomik Envanter başlığı altında detaylı verilmiştir.
7.-Orman İçerisinde ve Civarındaki Halkın Ormandan Faydalanma Şekil ve Miktarları:
Halk ormandan, zati ihtiyaç yoluyla yapacak ve yakacak almak, ormanın eğlence, dinlenme, toplum sağlığı ve estetik güzelliklerinden yararlanmak, ormancılık faaliyetlerinde işçi olarak çalışmak sureti ile faydalanmaktadır. Piyasanın talebine bağlı olarak Çıra, Mantar, Adaçayı, Kekik, Çalba otu vs. Odun dışı orman ürünleri toplayarak satmaktadırlar. Plan ünitesi içinde odun dışı orman ürünlerini işleyen tesis mevcut değildir. İdarenin halkla ilişkileri, yeterli derecede uyumludur. İdarece belirlenen parasal orman ürünü üretim fiyatları köylüyü tatmin edici olmadığından geçimini orman işçiliğine bağlayan köylü yeterince emeğinin karşılığını alamamaktadır. Sosyal olanakların yetersiz oluşundan dolayı görevli memur ve işçiler uzun süre bu şeflikte görev yapmak istememektedirler. Bu sebeplerle idarenin halkla ilişkileri olumsuz yönde etkilenmektedir.
8.-Orman İçerisinde ve Civarındaki Halka Ait Hayvan Cins ve Miktarları, Otlatma Tarzı:
Yöre halkının sahip olduğu hayvanların cins ve miktarları çok değişken olup bu konuda sağlıklı bilgi edinmek çok zordur. Zaten hayvanın miktarından çok ormana verdiği zarar önem kazanmaktadır. Köylülerden edinilen bilgilere göre geçmiş yıllara göre kıl keçisi sayısında önemli azalma olduğu belirtilmektedir. Buna karşılık koyun ve büyükbaş hayvan sayısında artış olduğu gözlenmiştir. Mevcut kıl keçisi sayısı ise çok ürkütücü boyutlarda değildir. Plan ünitesindeki halka ait hayvan varlığı listesi 3.4.5 başlığı altındaki Sosyo- Ekonomik Durum Envanterinde verilmiştir.
Otlatma Tarzı:
Yörede genel olarak küçük ve azda olsa büyük baş hayvancılık yapılmakta olup, otlatma temeline dayanmaktadır. Hayvanlar ilkbaharda köy civarındaki tescilli meralarda ve orman içerisindeki otlak, yaylak ve çayırlarda otlatılmaktadır. Ancak, çok erken başlatılan bu otlatma sonucunda kökleri henüz yeterince güçlenmeyen otlar, kökleriyle birlikte koparıldığından, büyük zarar görmektedirler. Hayvanlar mayıs sonu, haziran başından itibaren yaylalara çıkarılmakta ve eylül ayı sonuna kadar yaylalarda otlatılmaktadırlar. Yaylalarda da çevredeki ormanlarda otlamaktadırlar. Yaylalarda genel olarak su yoktur. Hayvanlar çok uzaktaki su kaynaklarına veya sarnıçlara su içmeye götürülmekte, bu da et ve süt verimini olumsuz olarak etkilemektedir.6665 sayılı YARDOP tamimine uygun otlatma projesi yapılmalıdır.
Sonbaharda tüm köylerde azda olsa tırpan ile ot biçme faaliyeti yaşanmaktadır. Otlak ve çayırlardan, orman içlerinden hatta yol kenarlarından biçilen otlar ilkel bir şekilde evlerin önüne yığılmaktadır. Çok az yapılan tahıl ekimleri sonucunda elde edilen saman yetmemekte, yöreye dışarıdan büyük miktarda saman getirilmektedir. Uzun süren kış aylarında hayvanlar ahırlarda ot ve saman ile beslenmektedirler. Yem bitkisi ve slaj yapımı yaygınlaşmamıştır.
9.-Orman İçerisinde ve Civarındaki Halkın Ormana Yaptığı Etkiler:
Plan ünitesi içerisinde yerleşik veya günübirlik kullanım yapan halkın ormana olumlu ve olumsuz biçimde etkileri olmaktadır. Yerleşik halktan ormancılık çalışmaları ile uğraşanların ormanın korunmasında olumlu etkileri olurken, tarım arazinin kıt oluşu sebebiyle usulsüz kesim, açma, işgal-faydalanma, hayvancılıkla uğraşanların usulsüz otlatma gibi olumsuz etkileri olabilmektedir.
Geçici kullanımda bulunan halk ise yine estetik, rekreatif ve toplum sağlığı yönlerinden kullanım amacıyla ormanı korurken, münferit de olsa piknik ateşlerinden çıkan yangınlarla olumsuz etkiler yapabilmektedirler.
10.-Orman İçersinde ve Civarındaki Halkın İşletmeye Sağlayacağı İş Gücü Miktarı:
Plan ünitesindeki mevcut nüfus, düzenli bir ormancılığı yapabilecek potansiyel iş gücüne sahiptir. Ancak parasal olarak üretim fiyatları köylüyü tatmin edici olmadığından, özellikle genç nüfus mecbur kalmadıkça ormancılık işlerinde çalışmamaktadırlar.
11.-Halk–Orman İlişkilerinin Düzenlenmesine Ait Gerçekleştirilmesi Olası Olan Önlemler:
Plan ünitesindeki orman köylüsü genellikle eğitim seviyesi ve geçim düzeyi olarak orta seviyededir. İşletme Şefliği sınırları içerisinde yaşayan nüfusun kalkındırılması ve refaha kavuşturulması amacıyla orman idaresinin sağlayabileceği olanaklar çok sınırlıdır. Bu nedenle halk-orman ilişkilerinin düzenlenmesi, halkın eğitim seviyesinin daha da yükseltilmesi, halkın ekonomik olarak kalkındırılıp, refaha kavuşturulabilmesi ancak devletin diğer kuruluşlarının da katkısıyla olanaklıdır. Ormanlarımızın korunmasında başarılı olmak, doğru politika tespit etmek, bu politikaya ulaşacak doğru tedbirleri bıkıp usanmadan uygulamak ile olanaklıdır.
İnsanı ormanın ayrılmaz bir bütünü olarak kabul ettikten sonra, problemleri çözmek daha kolay olacaktır. İnsanımızın başta gelen sıkıntısı gelir seviyesi düşüklüğü, yani fakirliktir. Ormancılık faaliyetlerini orman köylüsü ile beraber yapmak, onun fakirlik çemberini kıracak işletmeleri birlikte kurmak çözüm yollarının en başında gelenidir. Tarım, ormancılık ve hayvancılığın kombine edildiği sistemler “Karma Ormancılık” adı altında dünyanın birçok ülkesinde orman köylüsünü mutlu etmek ve onun içinde bulunduğu fakirlik çemberini kırmak için uygulama alanına sokulmuş, bu konuda birçok başarılar elde edilmiştir.
Genel olarak bakıldığında orman içi ve bitişiğindeki yerleşim yerlerinde ekonomik ve kültürel gelişme düzeyi ülke ortalamasına yakındır. Bu insanların ekonomik, toplumsal ve kültürel düzeylerindeki kötü durum nedeniyle çevrelerindeki ormanlar üzerinde olumsuz etkilerde bulunmaktadırlar. Orman içi ve bitişiğinde yaşayan insanlar, tarla açarak, ya da bu amaçla orman yakarak orman içine yerleşerek, yasa ve teknik dışı ağaç keserek orman tahribine neden olmaktadırlar.
Orman köylerinde temel geçim kaynağı olan tarımsal üretime ilişkin olanaklar çok kısıtlıdır. Tarımsal amaçlı toprakların nitelik ve nicelik olarak yetersiz olması burada en önemli bir etkendir.
Orman köylerinin sosyal, ekonomik ve kültürel yönlerden geri kalmış olmaları sebebiyle bu durum ormanlar üzerinde olumsuz etkiler yapmaktadır.
Orman köyleri zor iklim ve arazi şartlarına ilaveten, alt yapı hizmetler yönünden de geri kalmış durumdadır. Çözüm bekleyen yol, su, ziraat, hayvancılık, ormancılık, kooperatifçilik, pazar gibi ekonomik meselelerle, sağlık, eğitim, işsizlik, iç ve dış göç ve diğer sosyal olaylarla iç içedir. Orman köyleri, arazinin topoğrafik yapısının özelliğinden dolayı da nispeten olumsuz bir çevrede bulunmaktadır.
Orman köylülerinin yukarıda belirtilen nedenlerden ötürü ister istemez ormanlara zarar verdikleri bir gerçektir.
Orman teşkilatı da ormanları koruma adına vatandaşı ormana sokmamaya çalışarak tam bir hırsız, polis oyunu oynamaktadır. Hâlbuki orman köylüsü ise içinde yaşadıkları ormanın kendilerine bazı şeyler vermesini, refah düzeylerini yükseltmesini, iş alanı yaratmasını ve ihtiyaçlarının karşılanmasını istemektedir. Bu konuda bizlere görevler düşmektedir. Vatandaşlarımıza bu konuda yol gösterici olarak ormanlarımızın faydalarını, bizzat kendilerine faydalar temin ederek göstermeliyiz. Yapacağımız çalışmalar hem ormancılığımıza, hem de fakir orman köylülerimize ışık tutmaktadır. Sadece vatandaşa ormanların faydalarını anlatmakla değil, yapılacak çok yönlü çalışmalarla, hem orman köylülerinin gereksinimlerini karşılamak, hem gelir temin etmek, refah seviyelerini yükseltmek ve aynı zamanda bu yolla orman-halk ilişkilerini düzeltmek ve bu yolla ormanlarımızın korunmasını sağlamak uygun olacaktır. Çünkü polisiye tedbirlerle ormanlarımızı korumak olanaksızdır. Ormanlarımızı, vatandaşla beraber, el ele, karşımıza değil yanımıza alarak yapacağımız çalışmalarla koruyabiliriz.
Ormana yapılan olumsuz bazı etkilerin giderilmesi ya da en aza indirilmesinde etkili bazı önlemleri şöyle sıralayabiliriz.
1-Ev ve ahır inşaatlarında hala odun kullanan halka taş, beton, demir ve oluklu saç kullanmaları için kredi açmak,
2-Hayvancılıkta keçi yerine, koyun veya büyükbaş hayvan besiciliği tercih edilmeli,
3- Tatlı su balıkçılığı, arıcılık, tavukçuluk ve el sanatlarını geliştirilmeli,
4-Tarımda modern işletmecilik yöntemlerini kullanmak, mevcut tohumlar yerine verimli, seçkin tohum varyeteleri denenmeli, sulama daha yoğun ve modern hale getirilmeli,
5-Köylünün kooperatif kurması özendirilmeli, Devletçe katkı sağlanmalı,
6-Eğitim kampları kurularak, çeşitli sanat konularında kurslar düzenlenerek, halk eğitilmelidir.
ORMAN İŞLETME ŞEFLİĞİ TARAFINDAN YÜRÜTÜLEN FAALİYETLER:
A.-Üretim ve Bakım Faaliyetleri:
Piyasanın endüstriyel odun ve yakacak odun ihtiyacını karşılamaya yönelik olarak yıllık 1000,0 hektarlık sahada çalışma yapılmakta 8000m3. endüstriyel odun ve 2800 ster yakacak odun üretilmektedir. Yaklaşık 1200 hektarlık sahada da genç ormanların ımarı, bakımı , bozuk ormanların iyileştirilmesi (fidan dikimi, tohum ekimi, karpelli sedir tohumu ekilmesi vb.) çalışmaları sürdürülmektedir. Ayrıca 2004 yılından bu yana 1700 hektarlık bozuk orman vasfındaki sahada rehabilitasyon çalışmaları devam etmekte olup; iyileştirme bakım tedbirleri uygulanmaktadır.
B.-Koruma Faaliyetleri:
Koruma faaliyetlerimiz sorumluluk alanımızın tamamında (19953,90ha.) sürdürülmektedir. Ormanlarımız her türlü kanunsuz uygulamalara karşı (yangın, usulsüz kesim, usulsüz otlatma, işgal faydalanma, açma yerleşme vb. suçlar) 7 gün 24 saat esasına göre korunmaktadır. Genç ormanlarımız belli bir yaşa ve boy büyümesine ulaşıncaya kadar dikenli tel ile etrafı çevrilip korunmakta; her türlü hayvan tahribatına karşı çok hassas davranılmaktadır.
C.-Şefliğimizin Orman Köylerine Katkısı:
Şefliğimizin tüm faaliyetlerinde iş önceliği, Orman Köylerimize ve Tarımsal Kalkınma Kooperatiflerine verilmektedir.Orman Köyleri tüm bu işlerin yaptırılması neticesinde yaklaşık 800.000,00-1.000.000,00TL. gelir elde etmektedirler.
D.-2012 YILI İŞ PROĞRAMI:
- 16000m3 üretim faaliyeti,
- 200 hektar Rehabilitasyon,
- 700 hektar Kültür bakımı,
- 1,5 km. Yeni yol,
- 5,0 km. Büyük Onarım,
- 1,0 km üst yapı,
- 3,0 km. Sanat Yapısı,
- 2,0km. Traktör Yolu,
- .....
2012 Yılında yukarıda planlanan faaliyetler dışında aciliyet arzedan durumlarda plan değişikliği raporu yapılarak iş programına alınıp yapılması sağlanmaktadır.